1-Koruyucu diş hekimliğinin hastalara sunduğu olanaklardan yararlanılmamış olabilir; mesela süt dişlerindeki çürükler "nasıl olsa değişecek" mantığıyla tedavi edilmemiş, zamanından önce dişler çekilmiş, florlama ve fissür koruyucu uygulamaları göz ardı edilmiş olabilir.
2-Genetik faktörler: Özellikle iskeletsel bozukluğu olan bireylerde soy geçmişte benzer bir anomalinin olup olmadığı önemlidir. Kalıtımsal diş eksiklikleri, dar üst çene, açık kapanış, örtülü kapanış, çapraşıklık problemleri de kalıtımsal olarak çocuğa geçebilmektedir. Bu durumda ortodontik sorunların ortaya çıkması kaçınılmaz olmaktadır. Yapılması gereken ise; çocuğu süt dişlenme döneminden başlayarak düzenli diş hekimi kontrolüne götürmektir.
3-Kulak-burun-boğaz problemleri: Bademcik iltihabı, burun ve geniz eti varlığı, sürekli ağzı solunumu gibi sorunlar çene kemiklerinin şekillenmesinde engel oluşturabilir ve diş sürme bozuklukları yaratabilirler.
4-Kötü alışkanlıklar: Parmak emme, uzun süre yalancı emzik veya biberon kullanma, dil emme, dudak emme, kalem ısırma, tırnak yeme gibi kötü alışkanlıklar da diş ve çene yapılarında ortodontik bozukluklara neden olabilmektedir.